Adet Kanaması Gören Kadınla İbadetlerle İlgili Yasaklar
Adet sebebiyle haram olan şeyler şunlardır:
Namaz Kılmak: Adetli kadının ister farz ister vacip ister nafile olsun namaz kılması caiz değildir. Peygamberimiz (s.a.v) kendisine adet hakkında soru soran bir kadına, Adet olduğun zaman namazı bırak, âdet sona erince, kanı temizleyerek guslet ve namazı kıl buyurmuştur.
- Böyle bir kadın tilavet ve şükür secdesini de yapamaz.
- Kadın adet gördüğü süre içinde kılamadığı namazları kaza etmez. Namazlar her gün tekrarlandığı için dinimiz bu hususta kolaylık göstermiştir.
Oruç Tutmak: Adetli kadının farz olsun vacip olsun nafile olsun oruç tutması caiz değildir. Fakat tutamadığı farz oruçları sonradan kaza eder. Konuyla ilgili Hz. Aişe (r.a) Muaze adlı hanıma şöyle demiştir: Biz Resûlullah zamanında adet görüyorduk. Tutamadığımız oruçları kaza etmekle emrolunduğumuz halde kılamadığımız namazları kaza etmekle emrolunmuyorduk
- Oruç senede bir defa farz olduğu için onu kaza etmekte bir zorluk yoktur.
- Niyet edilerek başlanmış olan farz veya nafile oruçlar da bu vesileyle bozuldukları takdirde sonradan kaza edilmesi gerekir (Şafiîlere göre başlanıp da bozulan nafile orucun kazası gerekmez).
KAbe’yi Tavaf Etmek: Adetli kadının Kabe’yi tavaf etmesi caiz değildir. Fakat tavafın dışında hacla ilgili diğer ibadetleri yapmasında bir sakınca yoktur.
Peygamber Efendimiz Hz. Aişe’ye (r.ah) şöyle demiştir: Adet olduğun zaman haccedenlerin yaptıklarını yap; şu kadar var ki temizleninceye kadar Kabe’yi tavaf etme.’
Ziyaret tavafından önce adet gören bir kadın temizleninceye kadar bekleyip sonra tavafını yapar. Şayet temizlenmeden önce ziyaret tavafını yaparsa geçerli olmakla birlikte günah işlemiş olur. Bu fiil sebebiyle bir ceza kurbanı (deve veya sığır kesmesi) gerekir. Ancak temiz olarak yeniden yapılması durumunda kurban cezası düşer (Şafiîlere göre bu durumda yapılan tavaf geçersizdir. Çünkü taharet tavafın sıhhat şartlarındandır).
Adet Olan Kadına; Mukaddesat ve Mahremiyet İle İlgili Yasaklar
Kur’an Okumak: Adetli kadın Kur’an okuyamaz. Konu ile ilgili hadis-i şerifte Peygamber Efendimiz şöyle buyurmuştur: Adet ve cünüp olan kimse Kur’an’dan bir şey okumasın.
Ancak adetli kadın, dua ayetlerini, dua niyetiyle okuyabilir. Kur’an öğreticisi bir hanım da kelimelerin aralarını ayırarak ders verebilir.
Maliki Mezhebine göre adetli kadınların kanaması devam ettiği sürece ezbere veya el sürmeden yüzünden Kur’an okumaları caizdir. Kanama kesildikten sonra boy abdesti almadan Kur’an okumaları caiz değildir. Bu durumda dua ayetlerini Kur’an kastıyla okumak caiz olmadığı gibi, kendilerinde dua manası olmayan ayetleri dua niyetiyle okumak da caiz değildir (Şafiî mezhebinde bir görüşe göre adetli kadın zikir kastıyla Kur’an’ın tamamını okuyabilir).
Kur’an’a Dokunmak: Adetli kadının Kur’an okuması caiz olmadığı gibi Kur’an’a dokunması da caiz değildir. Ancak ayrı olan bir kılıfla el sürülebilir (Şafiîlere göre kılıfla da el sürülemez). Konu ile ilgili bir ayet-i kerimede, ”Ona (Kur’an’a) ancak temizlenenler dokunabilir”(Vakıa, 79) buyrulmuştur.
Peygamber Efendimiz de bir hadis-i şerifte şöyle buyurmuştur: Kur’an’a ancak temiz olan dokunsun
Maliki Mezhebine göre adetli olan Kur’an kursu öğreticisi ile öğrencilerinin Kur’an-a el sürmeleri caizdir.
Mescide Girmek: Adetli kadının beklemeksizin mescidden geçmek şeklinde de olsa mescide girmesi caiz değildir. Çünkü mescidler namaz kılmak için yapılmış yerlerdir. Namaz kılamayacak durumda olan bir kimsenin böyle mukaddes yerlere girmesi caiz olmaz. Ancak şiddetli yağmur veya kötü insanların şerrinden korunmak gibi bir zorunluluk bulunması durumunda adetli kadın mescide girebilir. Bu durumda da mescide hürmeten teyemmüm etmesi uygun olur.
Peygamber Efendimiz bir hadis-i şerifte şöyle buyurmuştur: Mescid cünüp ve adetli olana helal değildir” (Şafiîlere göre kirletmemek şartıyla adetli kadının mescitten geçmesi caizdir).
Adet Kanaması Gören Kadınla Cinsel İlişkiye Girmek
Cinsel İlişkide Bulunmak: Adetli bir kadınla cinsel ilişkide bulunmak erkeğe haram olduğu gibi, buna rıza gösteren kadına da haramdır. Bu durumda cinsel ilişkide bulunan kişi büyük günah işlemiş olur ve bundan tövbe ve istiğfar etmesi gerekir.
Konu ile ilgili Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyrulmuştur: Adet halinde olan kadınlardan uzak durun (onlarla cinsel ilişkide bulunmayın). Temizleninceye kadar onlara yaklaşmayın (Bakara, 222)
Adetli kadınla cinsel ilişkide bulunmak caiz olmadığı gibi, üzerinde örtü olmaksızın kadının göbeğiyle diz kapağı arasından cinsel yönden şehvetsiz de olsa yararlanmak caiz değildir. İmam Muhammed’e göre cinsel organının dışında kadının göbeğiyle diz kapağı arasından yararlanmakta bir sakınca yoktur.
Peygamber Efendimiz adetli eşiyle ne derecede ilgilenebileceğini soran bir sahabeye şöyle cevap vermiştir:
”Senin için göbekten üst tarafı serbesttir.”
Adetin en uzun süresi olan on gün geçince, boy abdesti almadan da cinsel ilişkide bulunmak helal olur. Fakat adeti bu süreden daha kısa olan bir kadının, adet bitip kanamanın kesilmesiyle hemen cinsel ilişkide bulunması helal olmaz. Böyle bir durumda cinsel ilişkide bulunmanın helal olabilmesi için, kadının ya gusletmiş olması veya üzerinden bir namaz vakti geçmesi yahut da bir özürden dolayı teyemmüm edip onunla nafile de olsa bir namaz kılması gerekir. Bu durumda da yıkanıncaya kadar cinsel ilişkide bulunmamak müstehaptır (Şafiîlere göre kanama, adetin en uzun süresinde kesilmiş olsa da kadın yıkanmadıkça cinsel ilişki helal olmaz).
Adetin ilk günlerinde hanımı ile cinsel ilişkide bulunan bir kimsenin bir dinar (4,25 gr. altın), kanamanın iyice azaldığı bir dönemde ilişkide bulunan bir kimsenin de yarım dinar sadaka vermesi müstehaptır. Ayrıca bu davranıştan dolayı tövbe ve istiğfar etmesi gerekir (Hanbelilere göre âdetin hangi safasında olursa olsun hanımıyla cinsel ilişkide bulunan kişinin bir dinar sadaka vermesi gerekir.)
