1. Anasayfa
  2. Cenaze Namazı

Cenaze Evinde Ölünün Hayrına Yemek Verilir mi?


Cenaze Evinde Yemek Vermenin Yanlışlığına Dair İslami Perspektif

İslam, insanların zor zamanlarında birbirine destek olmalarını ve yardımlaşmalarını teşvik eden bir dindir. Ancak bu yardımlaşmanın ve desteğin İslam’ın belirlediği ölçülerde ve hikmet doğrultusunda gerçekleşmesi önemlidir. Bu bağlamda, cenaze evinde yemek verilmesi meselesi, İslam alimleri tarafından tartışılmış ve genelde uygun olmayan bir uygulama olarak değerlendirilmiştir.

Cenaze evinde yemek verilmesi, cenaze sahibine ek bir maddi ve manevi yük getirebilir. Oysa Peygamber Efendimiz (s.a.v), cenaze sahiplerinin üzüntü ve yas içinde olduklarını göz önünde bulundurarak onlara kolaylık sağlanmasını emretmiştir.

Abdullah bin Cafer’den (r.a.) rivayet edildiğine göre, Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur:

Cafer ailesine yemek hazırlayın; çünkü onların başına kendilerini meşgul edecek bir iş geldi

Bu hadis, cenaze sahibinin yemek hazırlama veya misafir ağırlama gibi bir yükün altına sokulmaması gerektiğini açıkça ifade etmektedir. Bunun yerine çevredeki komşuların ve akrabaların cenaze sahiplerine destek olmaları tavsiye edilmiştir.

Bu tür adetler, asıl niyetin yani cenaze sahiplerine destek olmanın önüne geçebilir ve toplumda bir zorunluluk algısı oluşturabilir. Bu durum, maddi gücü yetersiz olan aileler üzerinde büyük bir baskı yaratabilir ve dini bir sorumluluk olmamasına rağmen bu tür masraflar yapılmaya zorlanabilir.

Cenaze evinde yemek vermek, özellikle aşırıya kaçıldığında israfa yol açabilir. İslam, israfı kesin bir dille yasaklamıştır.

Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyrulmaktadır: Yiyiniz, içiniz, fakat israf etmeyiniz. Çünkü Allah israf edenleri sevmez (Araf Suresi, 31. ayet)

  • Oysa İslam, sadaka ve yardımların ihtiyaç sahiplerine ulaşmasını esas alır.

Peygamber Efendimiz (s.a.v) ve sahabe döneminde, cenaze evinde yemek hazırlanması yerine, komşuların ve akrabaların cenaze sahiplerine yemek götürmesi sünnet olarak kabul edilmiştir. Cenaze evinde yemek vermek ise ne Peygamberimiz tarafından ne de sahabeler tarafından teşvik edilmiştir. Tam aksine, İmam Şafiî ve İmam Ahmed gibi alimler, cenaze evinde yemek hazırlanmasını mekruh olarak değerlendirmiştir.

Cenaze, aslında ölümü tefekkür etmek ve ahiret hayatını hatırlamak için bir vesiledir. Bu gibi durumlarda asıl odaklanılması gereken, cenaze namazı, Kur’an tilaveti, dua ve tefekkürdür. Ancak yemek hazırlama ve ikram etme gibi dünya işleriyle uğraşmak, bu ibadetlerin ruhunu zedeleyebilir.

O zaman yapılması gereken hususlar şunlar olmalıdır;

  • Komşuların ve Yakınların Yardımı: Cenaze evine yemek hazırlanması gerekiyorsa, bunu cenaze sahibine bırakmadan komşuların ve yakınların organize etmesi en uygun olanıdır. Bu, hem sünnete uygun hem de merhametli bir davranıştır.
  • İhtiyaç Sahiplerine Yönelik Sadaka: Eğer yemek ikramı yapmak isteniyorsa, bu yemekler ihtiyaç sahiplerine ulaştırılarak sevabı artırılabilir.
  • Faydalı Gelenekler Oluşturmak: Cenaze sonrası mevlit okuma, dua etme gibi manevi etkinliklere odaklanmak, İslam’ın ruhuna daha uygun olacaktır.

Sonuç olarak;

Bu tür adetlerin dini bir zorunluluk gibi görülmesi, cenaze sahiplerine gereksiz yükler yükleyerek İslam’ın kolaylaştırıcı ve rahmet dolu yönünü gölgeleyebilir. İslam toplumlarında, cenaze sahiplerine yük olmadan onların yanında olmanın daha doğru olduğu unutulmamalıdır.

Unutmayalım ki en güzel yardımlaşma, İslam’ın ölçülerine uygun olan yardımlaşmadır.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir