Gençlere Sorduk: Evliliğe bakış açınız ve evlilikten beklentileriniz nelerdir?
Verilen Cevaplar: Bana göre ideal eş, her şeyden önce kendisine dini vasıfları yükleyen ve bunları gerek bana gerek -varsa çocuklarımıza- örnek oluşturabilecek şekilde olandır. Aile, önceki hayatımızda önem teşkil ettiği gibi evlendikten sonraki hayatımızda da önem teşkil eder. Onların bilgi ve tecrübelerinden elbette yararlanmak gerek. Fakat eşimle aramızdaki hususi konuları, aileyi çok dahil etmeden çözmekten yanayım ve bunu biz zat yaşayıp tecrübe etmek isterim
Sibel Ekinci (23)
Benim için dayanışma; sevgi, saygı ve samimiyet duygularının her zaman taze kalması ve devam edebilmesi çok önemlidir. Ailesine yeri geldiği zaman kalkan olan bir eşim olmasını isterim. Beni; kültürlü, yeniliklere açık, ileri görüşlü ve sağlam duruşlu birisiyle yapacağım birliktelik mutlu kılar. Ailem, senelerin verdiği tecrübeler ve olgun düşüncelerinden dolayı elbette müdahil olmalı. Fakat bunun aşırısı, evlenecek bireyleri bunaltmaktan ileriye gidemez bana göre.
Merve Nur Özkan (20)
Huzuru ve mutluluğu yakalayabileceğim bir evlilik, beklentimdir. Eşimin dürüst, sadık ve güvenilir olması en önemli kıstastır bana göre. Karşılıklı anlayış devam ettiği sürece, mutlu bir birliktelik yaşanır. Ailemin fikirleri elbette önemlidir, ancak iki şahıs birbirini gerçekten sevmişse ailelerin karışmasını pek uygun bulmam. Çünkü yapacağımız evlilik, eşimle benim aramdadır. Ailemin çok fazla müdahil olmasını istemem.
Hilal Alev (21)
Gerçek manada sevmek ve sevilmek, bir bütün olmak isterim. Birlikte olacağım eş; sorumluluklarını yerine getirmeli, hayatın sadece sefasında değil cefasında da yanımda olmalıdır. Bana karşı sadık olması ve Allah korkusu olması önceliğimdir.
Maddi yönden de eşit olsun isterim. Bana beni farklı ve özel hissettirecek birisiyle bir yuva kurabilirim. Bir evlilik kurulurken aile ne çemberin içinde ne de dışında olmalıdır. Bana ve evleneceğim kişiye çok müdahale edilmesini istemem açıkçası.
Özlem İnci (22)
Evlilik, evlenecek kişi ve aileler için önemli bir karardır. Ancak fiziksel, duygusal, ekonomik yönden hazır olunmadığında sadece anlık duygulanmalar ve en başta sadece aşkın büyüsüne kapılarak yapıldığında uzun vadede çözülemez sorunlar doğurabilir. Evlilikte öncelikle bireyin evlilik yaşına gelmiş ve evliliğin gerektirdiği asgari donanıma sahip olması gerekmektedir.
Evlilik iki kişilik olsa da bireylerin birer anne babaları vardır ve evlenecek gençler genelde bunu göz ardı ederek, evlendikleri kişinin aileden apayrı bir kişi ve kişilik olduğunu düşünme eğilimi gösterirler. Oysa başlangıçta kişiler kendilerini nasıl tanımlarlarsa tanımlasınlar soya çekim diye bir şey vardır.
Sadece kişiye aşık olmak ve gerisini teferruat olarak görmek bir dizi sorunun yaşanmasına neden olur. Ailelere bakılarak hayat görüşlerinin, maddi yapılarının, eğlence anlayışlarının uç noktalarda farklı olmamasına dikkat edilmelidir.
Maddi durum, dinin algılanışı ve yaşamdaki görünümü, geleneksel değerlere bağlılık, güzellik denkliği, yaşların birbirine yakın olması ve ahlak gibi noktalarda denk olmak gibi başlıklara özenle bakılmalıdır.
Denk olmayan evliliklerde, uzun vadede denk olmayan tarafın aleyhinde değersizlik duyguları yaşanmakta ve sorunların ortaya çıkmasına neden olmaktadır.
Aileler, çocuklarını yetiştirirken verdikleri değerlere güvenmelidirler. Eğer eş seçimi döneminde çok fazla müdahil olurlarsa çocuklarıyla yoğun çatışmalar yaşayabilirler. Aileler süreci takip etmeli ve evlatlarına gördüklerini ve düşündüklerini uygun bir üslupla söylemenin yollarını bulmalıdırlar.
Sen delirdin mi? Bizim aileye uymaz diye söze başlamak yerine: Evladım, iyice düşündün mü, bizim ailemizi biliyorsun, bize uyum sağlayabilir mi diyerek çocuklarıyla çatışmaya girmekten, küslük ve kavga çıkarmaktan uzak durmalıdırlar.
Kişiyle, ailesiyle tanışmadan, arkasından konuşmaktan ve ön yargılarla genci zehirlemekten kaçınmak lazımdır. Anne babaya inat olsun diye bazen kişilerin içlerinde onaylamadıkları halde bazı evlilikleri yaptıklarını ve yürütemediklerini biliyoruz.
Aileler yeni evlenecek çiftin kurdukları evle ilgili her konuda söz sahibi olmaya ve dediklerini yaptırmak için her türlü yolu kullanmaya çalışmamalıdırlar. Düğün ailelerin ve gençlerin beraber karar verdikleri bir süreç olmalıdır.
Bütçe göz önünde tutularak, beklentiler açıkça konuşularak, neyin yapılıp, neyin yapılamayacağına karar verilmelidir. Tarafların birbirlerini nazik bir üslupla dinlediği, anlamaya çalıştığı bir süreç, her iki tarafı sürtüşmeden koruyacaktır. Uzun vadede ise evlatlarının mutluluğunu inşa edecektir.
Kaynak: Diyanet Aile Dergisi / Temmuz 2014 / bkz: 20-21