Mezi Nedir?
Mezi: Şehvet anında, şehvetsiz olarak, fışkırmadan çıkan ince sudur. Mezinin çıkması vücutta bir gevşemeye sebep olmaz. Belki de kişi, mezinin çıktığını fark etmez bile. Mezinin gelmesi, erkeklerden çok kadınlarda olur. Mezinin gelmesi guslü değil sadece abdest almayı gerektirir.
Bunun delili ise Sehl b. Huneyf ten nakledilen şu hadistir: Mezi yüzünden çok sıkıntı çekiyordum. Bu yüzden çok gusül abdesti alıyordum. Nihayet bunun hükmünü Hz. Peygamber’e (s.a.v) sordum O da “Bundan dolayı abdest alman sana yeter buyurdu. Ben “Ey Allah’ın Elçisi! Ondan elbiseme bulaşanını ne yapayım?” diye sordum. Allah Resulüde “Bir avuç su alıp, ıslandığı belli olacak şekilde elbisene serpmen senin için yeterlidir” buyurarak cevap verdi.”
Vedi Nedir?
Vedi: Bulanık, koyu, kokusuz beyaz suya vedi denir. Genelde idrardan sonra gelir Bazen idrardan önce geldiği de olur. Vedi koyulukta meniye benzer, bulanıklık konusunda ise ondan ayılır.
Kişi normal bir halde iken vedi idrardan, ağır bir yük kaldırdıktan ve cinsel ilişki sonrasında alınan gusül abdestinden sonra bir veya iki damla olarak gelir ve abdestin bozulmasına neden olur.
Burada “Öncesinde idrar yüzünden abdest almanın gerekmesine rağmen vedi yüzünden abdest almanın gerekmesinin faydası nedir?” şeklinde bir soru yöneltilebilir.
- Buna da şu şekilde cevap verilir: “Biraz önce de ifade ettiğimiz gibi vedi, bazen idrar olmadan da çıkabilir. Bu durumda böyle bir soru yöneltilemez.
- Ya da şu şekilde cevap verilir: “Bazılarının sürekli idrar akıntısı vardır. İşte bu durumda olanlar için vedinin abdesti bozmasının hikmeti ortaya çıkar. Çünkü bu kimselerin abdesti idrar akıntısı ile değil, vedi yüzünden bozulmuştur.
Sünnet Olan Gusül Abdestleri
Hz. Peygamber (s.a.v) Cuma, Ramazan Bayramı ve Kurban Bayramı için, hacca veya umreye riyetle ihrama girerken, zeval vaktinden sonra Arafatta gusül abdesti alırdı. Sahabeden Fakih b. Sa’d, Hz. Peygamber’in (s.a.v) cuma günü, Arafatta vakfeye durulan gün, Ramazan ve Kurban Bayramlarının birinci günü gusül abdesti aldığını nakletmiştir. Fäkih b Sa’d, ailesine bugünlerde gusül abdesti almasını emrederdi
Bir kişi Hz. Ali’ye ne zaman gusul abdesti alınacağını sordu. Hz. Ali de “İstersen her gün gusül abdesti al” diye cevap verdi. Adam “Ben farz olan guslü sormadım” diye cevap verdi. Bunun üzerine Hz. Ali şöyle dedi: “Cuma günü, Arafat ta vakfeye durduğun gün ve bayram günü”
Rivayete göre İbn Ömer, Hz. Peygamber’in (s.a.v) şöyle söylediğini işitmiştir. “Kim cuma namazına gelirse gusül abdesti alsın.” İbn Ömer, Ramazan ve Kurban bayramında cünüplükten kurtulmak için gusül abdesti aldığı gibi gusül abdesti alırdı
Ihrama girmek için gusül abdesti almanın delili ise Zeyd b. Sabit’ in naklettiği şu hadistir: “Hz. Peygamber (s.a.v) ihrama girmek için kimsenin görmeyeceği bir yere gitti ve gusül abdesti aldı.
Önemli Hatırlatma
Kin, nefret, aldatma, haset gibi manevi hastalıklardan uzaklaşarak kalbini Allah Teala dışındaki bütün varlıklardan arındırıp ihlas ile gönül temizliği olmadan, dış temizlik bir fayda vermez.
Muhtaç olunan bir nedenden dolayı değil. bizzat O’nun varlığından dolayı Allah’a kulluk edilmelidir. Çünkü Allah zorunlu ihtiyaçlarını merhametinin bir yansıması olarak karşılamak suretiyle kuluna ihsanda bulunur. Bu sayede insan, her şeye malik olan, tek ve eşsiz bir yaratıcıya kul olur.
O’nun dışında hiçbir varlık kendisini köleleştiremez, arzularını O’na hizmetten alıkoymaya gücü yetmez.
Kaynak: Esad Muhammed Said es-Sağirci / Delilleriyle Hanefi Fıkhı / bkz: 87-89