1. Anasayfa
  2. Uncategorized

Maide Süresi 5 ve 6. Ayet Meali-Tefsiri


Maide Süresi 5. Ayet Meali: Bugün size temiz ve iyi şeyler helal kılınmıştır. Kendilerine kitap verilenlerin yiyeceği size helaldir, sizin yiyeceğiniz de onlara helaldir. Mümin kadınlardan iffetli olanlar ile daha önce kendilerine kitap verilenlerden iffetli kadınlar da, mehirlerini vermeniz şartıyla, namuslu olmak, zina etmemek ve gizli dost tutmamak üzere size helaldir. Kim (İslami hükümlere) inanmayı kabul etmezse onun ameli boşa gitmiştir ve o ahirette de ziyana uğrayanlardandır

Maide Süresi 5. Ayet Tefsiri: Sizin dininiz bütün dinlere karşı üstün olarak ortaya çıktığı bu günde sizin için adı zikredilmiş olan güzel şeyler helal olarak belirlenmiştir. Yani Yahudi ve Hıristiyanların kestikleri hayvanların etlerini yemeniz sizin dininizde helaldir. Sizin yemeklerinizden onlara ikram ederek ye demeniz de helaldir. Çünkü onlar din ve kitap ehlidir

Hür ve iffetli mümin kadınlarla, sizden önce kendilerine kitap verilen milletlerin iffetli kadınları ile evlenmeniz mehirlerini ödemeniz şartıyla size helal kılınmıştır.

Yani mehirlerini eksiksiz olarak, kesinti ve kırıntı yapmadan ödediğiniz taktirde nikahlayabilirsiniz. Onlarla evlenirseniz eş ve evlilik hukukuna riayet etmeniz gerekir. Açıkça veya gizli olarak zina da yapmayacaksınız.

Yani iman etmeyi ve imanın doğruluğunun delili olarak gereklerini yerine getirmeyi kabul etmeyenlerin bütün yaptıkları boşa gider. Bu dünyada bütün hayatları sapıklık olmakla birlikte iyi bir şey yaptıklarını sananlar öbür dünyada eli bos kalırlar, zarar ederler.

Allah, kullarının yaşamlarıyla ilgili helalleri, haramları, evliliği, nikahı, iyi geçinmeyi, dinin adap kurallarına uymayı açıkça belirlemekle onlara geri dönüş yolunu göstermeyi istemektedir. Dönülecek yeri işaret etmektedir ki başlanılan yer bizzat orasıdır, Allah, kendisine dönmeleri, yaklaşmak amacıyla kendisine yönelmeleri, kendisine ulaşmaları ve vuslata ermeleri için şöyle buyurmaktadır

Maide Süresi 6. Ayet Meali: Ey iman edenler! Namaza kalktığınız zaman yüzlerinizi ve dirseklere kadar ellerinizi yıkayın, başınızı mesh edin ve topuklara kadar ayaklarınızı da (yıkayın). Cünüp iseniz gusledin. Eğer hasta ya da seyahatte iseniz veya içinizden biri tuvaletten gelmiş ya da hanımıyla cinsel temasta bulunmuş da su bulamamışsanız, temiz yer ile teyemmüm edin; ellerinizi yere vurup yüzünüzü ve ellerinizi mesh edin. Allah sizi sıkıntıya sokmak istemiyor, lakin sizi temizlemek ve size nimetini tamamlamak istiyor; umulur ki şükrederseniz.

Maide Süresi 6. Ayet Tefsiri: Ey Hakk’ın zatına inananlar, kesretin yaratılmışlığından münezzeh olduğuna inananlar, yaratılmışlık dünyasından çıkarak, şevkle ve yakın olma arzusuyla vahdet fezasına yönelmek istediğiniz zaman;

Yüzlerinizi yıkayınız ve dirseklere kadar ellerinizi de. Sevgi, özlem ve aşk-ı ilahi ile yüzlerinizi yıkamanız gerekir. O aşk, ruhları sizin yüzlerinizin taayyünatı ile yaşatan ve öldüren için duyulan aşktır.

Dünyanın süsünde de, yaratılmışların karmaşıklığında da Hak tecelli eder. Ellerinizi de dünya malını alıp vererek oluşan kirlerden olabildiğince uzak kalarak temiz tutunuz. Yüzlerinizi yıkadıktan ve ellerinizi temizledikten sonra:

Başınıza mesh ediniz. Yani benliğinizi siliniz, isteklerinize ve adabınıza kaynaklık eden kimliğinizi söküp atınız. Ayaklarınızı da topuklarınıza kadar yıkayınız. Yani, isteklerinize ve arzularımıza sizi götüren ayaklarınızı, istek ve arzularınız kesilip Allah’ta yok oluncaya kadar yok ediniz.

Eğer cünüp iseniz temizleniniz. Ey Allah yoluna yönelenler, madde aleminin pisliklerine ve kirlerine dalmış iseniz, bağımlı olduğunuz şeylerden ayrı kalmak, alışık olduğunuz şeyleri terk etmek ve arzu ile istediklerinizden vazgeçmek gibi zor eğitimleri fazla fazla yaparak, bilinçli olarak beşeri vasıflardan soyutlanmak suretiyle ölüme hazırlanarak, kendinizi temizleyiniz

Eğer dünya aleminin zehiriyle hastalanan, onun ateşiyle sıtmaları tutan ve adım atmaya gücü yetmeyecek kadar bu dünyada mahpus olan günahsızlardan iseniz, yahut Hakk’a doğru, hiçbir dayanağı olmadan yola koyulmuş yolculardan iseniz;

Yahut sizden biri dünyanın en galiz kirleriyle kirlenmekten, onun sıkıntısından, malından, başkanlığından geri dönerse, yahut kadınlara dokunmuşsanız, şeytanın kapıları ve pencereleri oldukları için irade sahiplerini İslam yolundan çıkarmalarından dolayı onlardan nefret etmişseniz;

Ce siz bu halde iken nefisleriniz ve kalpleriniz cihetinden Hakk’a yönelmeye, nefislerinizdeki pisliği paklamaya, söküp atmaya kesin biçimde isteğiniz yok ise, içinizdeki bağımlılık kirlerini yok edecek gerçek bir muhabbet, sizi Allah’a çeken ve sizi zorla yokluğa sığındıracak bir aşk bulamamışsanız;

Yüzlerinizi ve ellerinizi o toprakla meshedin. O takdirde, bir mürşid-i kamil ve mütekamile yönelip gitmeniz gerekir. Bu mürşid-i kamilin bütün rezilliklerden, vuslatın önünde engel olan günahlardan arınmış olması, temiz olması lazımdır.

Ona, batıl kimliklerinizle yüzünüzü ve değersiz ve sorumlu vasıflarınızla ellerinizi sürünüz. Ayak tozlarını, bıraktıkları güzel izlerin ışığını isteyiniz. İnşallah o mürşid-i kamil sizi mahlukat dünyasının sıkıntılarından kurtararak, zat-ı ilahi fezasına gideceğiniz yolu gösterir.

Allah size herhangi bir sıkıntı vermek istemiyor. Sizin işlerinizi yöneten Allah, sizin için, yaratılış amacınızı gerçekleştirmeye mani olacak bir sıkıntı yaratmak istemiyor. Fakat sizi temizlemek ve üzerinizdeki nimetini tamamlamak istiyor.

Öncelikle sizi dünyadan ve kirlerinden arındırmak istiyor. Sonra da hiçbir gözün görmediği, hiçbir kulağın duymadığı ve hiçbir akla da gelmeyen nimetlerini sizin için tamamlamak istiyor. İnşallah şükredersiniz.

Kaynak: Abdülkadir Geylani / Geylani Tefsiri / C: I / bkz: 513-516

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir