1. Anasayfa
  2. BİLGİBANK

Mısır Azizinin Eşi ile Hz Yusuf’un Kıssası


Yusuf (a.s) ile Züleyha Kıssasındaki Büyük Sınav

Mısır Azizi‘nin hanımının Yusuf’a olan aşkı, onu arzulaması ve neredeyse bu arzusunu gerçekleştirmek üzere olduğu haber verilmiştir. Yusuf’un sabrı, iffeti ve takvası ile ne hale geldiği de bildirilmiştir. Bununla birlikte onun sınandığı bu duruma, Allah Tealanın sabır ihsan ettiği kimselerden başkasının tahammül edemeyeceği de haber verilmiştir. Çünkü fiilin hayata geçirilmesi, fiili işlemeye iten faktörün gücü ve fiilin işlenmesine engel olan bir şeylerin bulunup bulunmamasına göre oluşur.

Zinaya İten 13 Önemli Faktör

1-) Allah Tealanın erkeğin tabiatına yerleştirmiş olduğu kadına meyletme özelliği. Bu özellik erkekte, susuz insanın suya; aç kimsenin yiyeceğe olan meyline benzer. Hatta birçok insan yiyecek-içecek konusunda sabır gösterirken kadınlara karşı aynı sabrı gösteremez. Bu meyil helak dairesinde kalırsa kınanmaz, hatta övgüye mazhar olur. Nitekim imam Ahmed’in ez-Zühd adlı eserinde yer alan Yusuf b. Atıyye es- Saffar’ın Enes isnadıyla gelen hadiste Peygamber (s.a.v) şöyle buyurmuştur: “Sizin dünyanızdan kadınlar ve güzel koku bana sevdirildi”

2-) Yusuf’un (a.s) genç olması. -Ki genç bir erkeğin şehveti daha güçlü ve daha hiddetlidir.-

3-) Yusuf’un, şehvet gücünü kıracak hanımı ve cariyesi bulunmayan bir bekar erkek olması.

4-) Yusuf’un gurbette olması. Ki gurbette olan kimsenin cinsel arzusunu gidermesi, gurbette bulunmadığı, kendi yurdunda, kendi ailesi ve tanıdıkları arasında bulunduğu sırada cinsel ihtiyacını gidermesine göre daha kolaydır.

5-) Yusuf kıssasındaki kadının makam sahibi ve güzel bir kadın olması. Ki bu özelliklerin her biri kadınla ilişkiye girmeye davetkar bir nitelik taşımaktadır.

6-) Kadının çekingen ve isteksiz davranmaması. Kadındaki çekingenlik ve isteksizlik birçok insanın var olan arzusunu, psikolojik olarak kadına boyun eğme ve talepkarlık hissi sebebiyle yok edebilir. Bazı kimselerde de kadının çekingenliği ve isteksizliği, erkeğin arzusunu arttırabilir.

Şairin dediği gibi:

  • Aşkımı alevlendirdi çekingenliği sevdiğimin,
  • En sevimli şeydir yasaklar insanoğlu için.”

İnsanların tabiatları farklı farklıdır: Kimisinin sevgisi kadının çabası ve arzusu olduğunda daha da artarken çekingen ve isteksiz tutum sergilediğinde azalır. Kadılık yapan birinin bana söylediğine göre, istek ve şehveti, hanımının veya cariyesinin çekingen ve isteksiz tavırları karşısında bir daha eski haline gelmez biçimde azalmaktaymış.

Bazı kimselerin ise sevgi ve istekleri çekingen tavırlar sergilendiğinde, engel konulduğunda daha da artmakta, karşısına konulan her engelle birlikte daha da şevklenmektedir. Çekingen tavırlarla, engellerle karşılaştıktan sonra elde ettiği lezzete, anlamak için çok istekli olmasına rağmen ancak büyük zorluklar çektikten sonra bir meseleyi kavrama sonucunda duyulan hazza benzer bir lezzet almakta, haz duymaktadır.

7-) Sözü edilen kadının talepkar olması, istemesi, arzulaması ve bu yolda emek harcaması. Oysaki erkeğin o kadını istemesi ve arzusuna boyun eğmesi yeterliydi ama asıl rağbeti olan, arzusunun esiri olan kadın, arzu edilen ve izzetli duran ise erkekti.

8-) Erkeğin; itaatkar davranmadığı takdirde başına geleceklerden endişe etmesi gerektiği bir durumda ve kadının evinde, onun otoritesi ve gücü altında olması. Yani hem arzu hem de korku faktörleri bir araya gelmişti.

9-) Talepkar olan, arzulayan kadın olduğu için – ki zaten kadın tüm kapıları kapatmış, görevlileri de göndermişti- kadının veya kadın tarafında olan herhangi bir kimsenin söz taşıması hususunda erkeğin herhangi bir endişesinin olmaması.

10-) Erkek, görünürde evin içinde o kadının kölesiydi. Yani normal bir şekilde giriyor, çıkıyor, kadınla birarada bulunuyor; hiç kimse bunu yadırgamıyor, garipsemiyordu. Arada söz konusu istekten önce oluşmuş bir tür yakınlık vardı ki bu en güçlü faktörlerdendir.

  • Arap eşrafından bir kadına “Seni zina etmeye sevk eden nedir?” diye sorulduğunda
  • “Adamla aramızdaki yastığın yakın olması, aşkın ise uzun süredir varolmasıdır.” demiştir.

11-) Kadının o erkeğe karşı kurnazlığa ve hilenin ustalarının yardımına başvurması. Bu erkeği (Yusuf’u) o kadın ustalara da gösterip kendisine yardımcı olmaları için içinde bulunduğu hali şikayet etmiştir. Erkek ise onlara karşı Allah’ın yardımını dilemiştir: “Eğer onların hilelerini beden çevirmezsen, onlara meyleder ve cahillerden olurum! (Yusuf 33)”

12-) Kadının, o adamı hapse atmakla ve gözden düşürmekle tehdit etmesi. Bu da bir tür zorlama ve mecbur bırakmadır. Çünkü savurduğu tehdit, -baskın kanaate göre- gerçekten yapabilecek biri tarafından savrulan bir tehdittir. Dolayısıyla hem şehvet faktörü, hem de hapsedilme ve gözden düşürülme çekincesi bir arada bulunmaktadır.

13-) Kadının kocasının, hanımıyla o adamı birbirinden ayırmak, uzaklaştırmak üzere herhangi bir kıskançlık ve hamaset göstermemiş olması. Tam aksine tek yaptığı şey, Yusuf’a “Sen bundan sakın kimseye bahsetme (Yusuf,23)”; karısına da Günahının bağışlanmasını dile! Çünkü sen günah işleyenlerdensin (Yusuf 29)” demekten ibarettir.

Erkeğin şiddetli kıskançlık duyması, en güçlü engellerdendir. Ama bu adamın böyle bir kıskançlık gösterdiği görülmemiştir.

Yusuf (a.s)’ın Tercihi ve İffeti

Bütün bu faktörlerle birlikte Yusuf, Allah’ın rızasını ve O’ndan korkmayı tercih etmiştir. Allah Tealaya olan sevgisi onu zina etmek yerine hapsedilmeyi seçmeye yöneltmiştir. “Rabbim! Bana zindan, bunların benden istediklerinden daha iyidir!” (Yusuf,33)

Bu durumu bertaraf etme gücünün bulunmadığını, Rabbinin koruması, kadınların tuzaklarını bertaraf etmesi olmasa tabiatı itibarıyla onlara meyledeceğini ve cahillerden olacağını anlamıştı. İşte bu, onun hem Rabbini mükemmel bir şekilde tanımasından hem de nefsini iyi bilmesinden kaynaklanmaktadır.

Bu kıssada binden fazla ibret, fayda ve hikmet vardır. Allah muvaffak kılarsa bunlarla ilgili müstakil bir eser umarım, kaleme alırız.

Kaynak: İbnu’l Kayyım el-Cevziyye / ed-Dua ve’d Deva (Kalbin İlacı) / bkz: 428-432

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir