Ters (anal) İlişki
Kadınları bırakıp da şehvetle erkeklere mi yaklaşıyorsunuz? Siz gerçekten ölçüyü aşan, sınır tanımayan bir toplumsunuz (A’raf Suresi 81. ayet)
- Bütün bunlar yanında söz konusu onulmaz hastalığın bir ilacı, bu ölümcül büyünün bir çaresi var mıdır?
- Bu zehiri bertaraf etmenin çözümü var mı?
- Muvaffakıyete ulaştıracak yol var mı?
- Sarhoşun, nefsani arzuların oluşturduğu bu halden kurtulup ayılması mümkün mü?
- Duyduğu aşk benliğinin derinlerine kadar ulaşmışken aşık kimse kalbine sahip olabilir mi?
- Bütün bunlardan sonra doktorun elinde böyle kötü bir hastalıktan kurtaracak bir derman var mı?
Herhangi bir kimse bu hastalığa müptela olmuş insanı kınayacak olsa, sevgilisini kendisine hatırlattığı için bu kınamalardan haz duyar. Biri onu yerden yere vuracak olsa, bu durum onu daha da teşvik eder ve bunun etkisiyle arzuladığı sevgilisine kavuşmak için yoluna devam eder.
“Haline tanık olan kimse şu sözlerle ona seslenir:
- Durdu arzular senin olduğun yerde,
- Sen beni küçük düşürdün, ben de kendimi,
- Karşında küçük düşüp yoktur ikram olunan.
- Benzerliğin düşmana, sevdirdi bana onları,
- Sendeki nasibim benim, onlardaki nasibim kadar.
- Kınanmak lezzettir bana, sana olan arzumdan,
- Sana olan aşkımdan, kim isterse kınasın.”
Bu fetva talebine neden olan o ilk sorudaki maksat ve çare beklenen hastalık belki de buydu. Yukarıdaki sorular sorulduğu taktirde cevaben “Evet” deriz.
Cevap, “Allah bir hastalık indirmemiştir ki mutlaka onun devasını da varetmiş olmasın. O devayı bilen bilir, bilmeyen bilmez” esasına dayanmaktadır.
Bu hastalığın çaresi konusunda iki yöntemden söz edilebilir:
- Hastalık gelmeden önce sebebine mani olmak,
- Hastalık geldikten sonra söküp atmaya çalışmak.
Her ikisi de Allah Tealanın kolaylaştırdığı kimseler için çok basitken; Allah Tealanın yardım etmediği kimseler için oldukça zordur. Çünkü her şeyin dizgini Allah’ın elindedir.
Kaynak: İbnu’l Kayyım el-Cevziyye / ed-Dua ve’d Deva (Kalbin İlacı) / bkz: 366-368
