Ümit ve Korkunun Manevi Yolculuktaki Yeri
Kuşkusuz, ümit ve korku iki kanat olup mukarreb (Allah’a yakın) olanlar sayesinde her çeşit övülmüş makama doğru uçarlar. Yine, ümit ve korku iki binek olup ahiret yollarında aşılması güç engeller, onlar sayesinde geçilir. Ümit, Rahman’a yakın olmaya ve korku, cehennem ateşinden uzak durmaya sebep olur.
Hikmet sahibi yaratıcı, asil ve cömert, men edici ve hilm sahibi cezalandırıcı olan Allah’a hamd olsun. O, insanoğlunu birbiriyle uyumlu şeylerden yarattı ve insan eksiksiz olarak ortaya çıktı. Sonra içlerinden sağlıklı ve hasta olanlar uyanık olsunlar diye insanoğlunu korkuttu.
Sonra onu, sanki dokunulmaz kutsal bir mekandaymışçasına ümit bölgelerinde gizleyip barındırdı. Muradı düzeltmek olduğu halde onun kalbini iki hal arasında çevirip durdu.
- Biliniz ki Allah’ın cezalandırması çetindir ve yine Allah’ın bağışlaması ve esirgemesi sınırsızdır (Maide Süresi 98).
Bunları anlattığı ve öğrettiği için O’na hamd ederim. Bol ve geniş nimetleri için O’na şükrederim. Sağlam delile dayanan bir ikrarla O’nun tek olduğunu ikrar ederim. O’nun en şerefli ayrılıp giden ve en hayırlı ikamet eden elçisi Hz Muhammed’e, onun ashabına, eşlerine ve görkemli haşir gününe kadar glecek takipçilerine salat ederim.
- O gün, Allah’a selim bir kalple gelenler dışında ne mal fayda verir ne de evlat (Şuara Süresi 88-89)
Kaynak: İbnü’l Cevzi / Minhacü’l Kasıdin ve Müfidü’s Sadıkin / C: 2 / bkz: 375